Antalya Web Tasarým,Lara Web Tasarým,Lara Web Yazýlým,Yazýlým Hizmetleri,Web Tasarýmý , Web Programlama , Grafik Tasarýmý , CSS Tasarýmlar , Ýçerik Yönetim Sistemleri,Yönetim panel tasarýmlarý ve Yazýlýmlarý .

Giriþ Formu

Forum
Hoþgeldiniz, Ziyaretçi
Lütfen Giriþ ya da Kayýt.    Kayýp Parola?
bitki tedavi (1 inceleyen) (1) Ziyaretçi
Haberler
Aþaðý git Cevapla Beðenilen: 0
BAÞLIK: bitki tedavi
#149
hamsiliekmek (Kullanýcý)
Junior Boarder
Gönderiler: 20
graphgraph
Þu An Sitede Deðil Kullanýcý bilgilerini görmek için týklayýn
bitki tedavi 4 Yýls, 5 Ays ago Baþarý: 0  
AYBAÞI DÜZENSÝZLÝKLERÝ VE AÞIRI SANCILARDA
Adaçayý, Ahududu, Anason, Ardýç, Aslanpençesi, Aynisafa çiçeði, Biberiye, Böðürtlen,
Cezayir menekþesi, Çemenotu, Çobançantasý, Eðirotu, Frenk kimyonu, Ihlamur, Kediotu,
Koyungözü, Köpek papatyasý, Maydanoz, Mineçiçeði, Sarýsabýr, Sedefotu, Solucanotu,
Yabani mercanköþkü, Yarpuz.
ý ADRENALÝN BEZÝ SORUNLARINDA
Hodan.
ý AFRODÝZYAK (CÝNSEL GÜCÜ ARTIRICI)
(Badem), Çemenotu, (Fýndýk), Ginseng, (Kereviz), (Maydanoz), (Sater), (Yerelmasý).
ý AÐIZ ÜLSERLERÝNDE
Adaçayý, Ahududu, Aslanpençesi, Böðürtlen, Cezayir menekþesi, Hatmi.
ý AÐIZ YANGILARINDA
Yabani mercanköþkü.
ý AÐRILARI KESÝCÝ
Binbirdelikotu.
ý AÐRILI ÝDRARDA
Hercai menekþe.
ý AKCÝÐER ENFEKSÝYONLARINDA
Hodan, Keten.
ý AKNE (SÝVÝLCE) TEDAVÝSÝNDE
Alman papatyasý, Aslanpençesi, Aynisafa çiçeði, Civanperçemi, Dulavratotu, Hercai menekþe,
Karahindiba, Kedinanesi, Kediotu, Kekik, Kiþniþ, Kokulu menekþe.
ý ANA SÜTÜ ARTIRICI
Anason, Badem, Çemenotu, Dereotu, Frenk kimyonu, Hodan, Keçi sedefotu, Rezene,
Yerelmasý.
ý ANAFRODÝZYAK (ÞEHVETÝ YOK EDÝCÝ)
Þerbetçiotu.
ý ANFÝZEM'DE
Andýzotu.
ý ANJÝN'DE
Kokulu menekþe.
ý ANTÝSEPTÝK VE ANTÝBAKTERÝYOLOJÝK (MÝKROP KIRICILAR)
Andýzotu, Aynisafa çiçeði, Binbirdelikotu, Çin anasonu, Gül, Günlük, Karabaþ lavantasý,
Kedinanesi, Kiþniþ, Limon, Sarmýsak, Sater, Sedefotu, Yabani mercanköþkü.
ý ARI SOKMALARINDA
Sarmýsak, Soðan, Yabani mercanköþkü.
ý ARTRÝD'DE
Ardýç, Kara hardal, Kereviz, Koyungözü.
ý ASTIM NÖBETÝNDE RAHATLATICI
Andýzotu, Frenk kimyonu, Kekik, Melekotu, öksürükotu, Sarmýsak.
ý AYAK BANYOSUNDA
Arnika.
ý AYAK MANTARLARINDA
Aynisafa çiçeði.
ý AYAK ÜÞÜMESÝNDE
Kara hardal.
ý BACAK ÜLSERLERÝNDE
Atkestanesi.
ý BADEMCÝK ENFEKSÝYONUNDA
Adaçayý, Ahududu, Böðürtlen, Kasýkotu, Kekik, Limon,
Sater.
ý BAÐIRSAK ÇEPERÝNÝ KORUYUCU
Bayýrturpu, Keten.
ý BAÐIRSAK GAZLARI SÖKTÜRÜCÜ
Adi papatya, Itýr, Kedinanesi, Kiþniþ, Nane, Rezene, Yarpuz.
ý BAÐIRSAK ÝÞLEVLERÝ DÜZENLEYÝCÝ,
BAÐIRSAK TEMÝZLEYÝCÝ
Badem, Gül, Labada.
ý BAKTERÝ ENFEKSÝYONLARI
Latinçiçeði.
ý BALGAM SÖKTÜRÜCÜ
Akköpekotu, Bayýrturpu, Binbirdelikotu, Çemenotu,
Çuhaçiçeði, Ebegümeci, Fesleðen, Gelincik, Günlük, Hatmi,
Hodan, Karakafesotu, Kekik, Kuþotu, Maydanoz, Melekotu,
(Hercai menekþe), (Karabaþ lavantasý), Meyankökü,
Mineçiçeði, Mürver, Öksürükotu, Sabunotu, Sarmýsak,
Sýðýrkuyruðu, Zufaotu.
ý BAÞ AÐRISINDA
Çuhaçiçeði, Fesleðen, Kakule, Kedinanesi, Kediotu, Kokulu
menekþe, Koyungözü, Lavanta, Limon, Öksürükotu,
Sedefotu, Yabani mercanköþkü.
ý BATIN SPAZMINDA
Itýr.
ý BEDEN ISISINI KORUYUCU
Fýndýk.
ý BEDEN ÝÞLEVLERÝNÝ DÜZELTÝCÝ
Akdiken.
ý BEDEN YANGILARINI HAFÝFLETÝCÝ
Mor süsen.
ý BEDENÝ ISITIP DAYANIKLILIÐINI ARTIRICI
Zencefil.
ý BEDENÝ RAHATLATICI
Günlük.
ý BEDENÝN SAVUNMA GÜCÜNÜ ARTIRICI
Soðan.
ý BEDENÝN SU DENGESÝNÝ DÜZENLEYÝCÝ
Kiraz.
ý BEDENSEL YORGUNLUK VE BÝTKÝNLÝK
DURUMUNDA
Fýndýk, Limon, Kuzukulaðý, Mineçiçeði, Yulaf.
ý BEL AÐRILARINDA
Bayýrturpu.
ý BERELENMELERDE
Arnika, Binbirdelikotu, Karakafesotu, Zufaotu.
ý BEYÝN DAMARLARI HASTALIKLARINDA
Cezayir menekþesi.
ý BLEFARÝT'TE
Gözlükotu.
ý BOÐAZ ENFEKSÝYONLARI VE AÐRILARINDA
Adaçayý, Adi papatya, Ahududu, Alman papatyasý, Badem,
Böðürtlen.
ý BOÐMACA'DA
Akköpekotu, Anason, Hercai menekþe, Kekik, Kokulu
menekþe, Öksürükotu, Sarmýsak, Yabani mercanköþkü.
ý BÖBREK SORUNLARINDA
Ayrýkotu, Lavanta, Yabani gül.
ý BÖCEK KOVUCU VE TEMÝZLEYÝCÝ
Pireotu, Sedefotu.
ý BÖCEK SOKMALARINDA
Sarmýsak, Sarýsabýr, Soðan, Yabani mercanköþkü.
ý BRONÞÝT'TE
Akköpekotu, Anason, Andýzotu, Çemenotu, Çin anasonu,
Çuhaçiçeði, Ebegümeci, Frenk kimyonu, Gelincik, Hercai
menekþe, Kara hardal, Karakafesotu, Kedinanesi, Kekik,
Keten, Kokulu menekþe, Latinçiçeði, Meyankökü, Oðulotu,
Okaliptüs, Öksürükotu, Rezene, Sabunotu, Sarmýsak,
Sýðýrkuyruðu, Zufaotu.
ý BURKULMALARDA
Arnika, Biberiye, Karakafesotu, Sarmýsak.
ý BURUN KANAMASI VE RAHATSIZLIKLARINDA
Cezayir menekþesi, Çobançantasý, Isýrgan, Okaliptüs.
BÜYÜME HORMONU YAPIMINDA
ý CÝLDE CANLILIK VERÝCÝ
Kuþkonmaz.
ý CÝLDÝ GÜZELLEÞTÝRÝCÝ
Biberiye, (Itýr), Limon, Yerelmasý.
ý CÝLDÝ NEMLENDÝRÝCÝ
Karahindiba, Sarýsabýr.
ý CÝLDÝ TEMÝZLEYÝCÝ VE BANYO SULARINDA
Biberiye, Karahindiba, Limon, Rezene, Sedefotu.
ý CÝLDÝ YUMUÞATICI
Hodan, Karakafesotu, Keten, Kuþotu, Mürver, Sýðýrkuyruðu.
ý CÝLDÝN ERKEN YAÞLANMASINI ÖNLEYÝCÝ
(Çobançantasý).
ý CÝLDÝN SAÐLIKLI KALIÞINI SAÐLAYICI
Maydanoz.
ý CÝLT TONÝÐÝ
Gül, Limon.
ý CÝLTTEKÝ KIRIÞIKLIKLARI GÝDERÝCÝ
Biberiye, Böðürtlen.
ý CÝLTTEKÝ YANGI, ENFEKSÝYON VE
RAHATSIZLIKLARDA
Ayrýkotu, Binbirdelikotu, Ahududu, Böðürtlen, Ceviz,
Sabunotu, Sýðýrkuyruðu.
ý CÝNSEL YETERSÝZLÝKTE
Badem, Fýndýk, Ginseng.
ý CÝNSELLÝK HORMONLARI YAPIMINDA
Fýndýk.
ý ÇIBAN TEDAVÝSÝNDE
Çemenotu, Çuhaçiçeði, Ebegümeci, Kedinanesi, Keten, Kuþotu, Kuzukulaðý, Labada,
Öksürükotu, Sabunotu, Soðan.
ý ÇÝLLERÝ HAFÝFLETÝCÝ
Limon.
ý ÇOCUK DÜÞÜRÜCÜ
Sedefotu.
ý ÇOCUKLARDA DÝYAREYÝ KESÝCÝ
Erkeçsakalý, Kasýkotu, Kedinanesi, Kekik, Kiþniþ.
ý ÇOCUKLARIN BESLENMESÝNÝ DESTEKLEYÝCÝ
Fýndýk.
ý ÇOCUKLARIN YATAK ISLATMA SORUNUNDA
Kekik.
ý DALAÐI KÜÇÜLTÜCÜ
Kadýntuzluðu.
ý DAMAR SERTLÝÐÝNDE
Ökseotu, Mýsýryaðý.
ý DAMAR YANGILARINDA
Atkestanesi.
ý DAMARLARI DARALTICI
Kadýntuzluðu.
ý DEPRESYONA EÞLÝK EDEN BÝTKÝNLÝK VE
GÜÇSÜZLÜKTE
Yulaf, Mineçiçeði.
ý DEPRESYONA EÞLÝK EDEN GERGÝNLÝKTE
Binbirdelikotu, Oðulotu.
ý DERÝ RAHATSIZLIKLARINDA
Atkestanesi, Sarýsabýr, Yulaf.
ý DÝLDEKÝ ÞÝKÂYETLERDE
Adaçayý.
ý DÝÞ AÐRILARINDA
Karanfil.
ý DÝÞETÝ KANAMALARINDA
Ahududu, Böðürtlen, Çobançantasý.
ý DÝÞETÝ ÞÝKÂYETLERÝNDE
Adaçayý, Cezayir menekþesi, Çobançantasý, Mineçiçeði,
Okaliptüs.
ý DÝÞLERÝ BEYAZLATICI
Adaçayý, Limon.
ý DÝÞLERÝ KORUYUCU VE DESTEKLEYÝCÝ
Fýndýk.
ý DÝYAREYÝ (ÝSHAL) KESÝCÝ
Ahududu, Aslanpençesi, Böðürtlen, Cezayir menekþesi,
Çemenotu, Çobançantasý, Eðirotu, Frenk kimyonu, Gül, Itýr,
Karakafesotu, Kimyon, Melekotu, Nar, Þevketibostan,
Tarçýn, Yabani gül.
ý DÝZANTERÝ'DE
Cezayir menekþesi, Nar.
ý DOÐUMU KOLAYLAÞTIRICI
Ahududu.
ý DOKU VE DAMAR BÜZÜCÜ
Ahududu, Aslanpençesi, Atkestanesi, Aynisafa çiçeði,
Böðürtlen, Cezayir menekþesi, Erkeçsakalý, Gül,
Karakafesotu, Kasýkotu, Kedinanesi, Kekik, Limon, Yabani
gül.
ý DOLAÞIMI GÜÇLENDÝRÝCÝ TONÝK
Alýç.
ý DÖLYATAÐI (RAHÝM) KANAMALARINDA
Isýrgan.
ý DÜÞÜK TANSÝYONDA
Ginseng.
ý EGZAMA'DA
Ayrýkotu, Dulavratotu, Hercai menekþe, Isýrgan, Karabaþ
lavantasý, Karahindiba, Kokulu menekþe, Kuþotu, Labada,
Mor süsen, Sabunotu, Sarýsabýr.
ý EKLEM AÐRI VE YANGILARINDA
Ardýç, Biber, Erkeçsakalý, Karakafesotu, Sarmýsak.
ý ENDÝÞELÝLÝK DURUMUNDA
Binbirdelikotu, Çarkýfelek çiçeði, Kediotu, Oðulotu,
Sedefotu.
ý EZÝKLERDE ÝYÝLEÞTÝRÝCÝ
Arnika, Biberiye, Karakafesotu, Zufaotu.
ý FITIK'TA
Kasýkotu.
ý FÝBROZÝT'TE
Zencefil.
ý FLEBÝT'TE
Arnika, Atkestanesi.
GASTRÝT'TE
Aynisafa çiçeði, Ebegümeci, Eðirotu, Erkeçsakalý, Karakafesotu, Meyankökü.
ý GAZ SÖKTÜRÜCÜ
Adaçayý, Akköpekotu, Anason, Bayýrturpu, Çemenotu, Çin anasonu, Çuhaçiçeði, Dereotu,
Fesleðen, Frenk kimyonu, Kakule, Karanfil, Kediotu, Kekik, Kereviz, Kimyon, Köpek
papatyasý, Lavanta, Maydanoz, Oðulotu, Sarmýsak, Sater, Tarçýn, Tarhun, Yabani
mercanköþkü, Zencefil.
ý GEBE KADINLARDA SIRT KASLARINI GÜÇLENDÝRÝCÝ
Böðürtlen.
ý GEBE KADINLARI GÜÇLENDÝRÝCÝ
Fýndýk.
ý GECE TERLEMELERÝNDE
Adaçayý.
ý GERGÝNLÝK DURUMUNUN ATLATILMASINDA
(Mersin).
ý GEVÞETÝCÝ
Kara hardal.
ý GÖÐSÜ YUMUÞATICI
Akköpekotu, Anason, Andýzotu, Binbirdelikotu, Çemenotu, Ebegümeci, Hatmi, Ihlamur,
Karakafesotu, Kiraz, Meyankökü, Mürver, Öksürükotu, Sarmýsak, Sýðýrkuyruðu.
ý GÖRME YETENEÐÝNÝ ARTIRICI
(Mersin).
ý GÖZ YORGUNLUKLARINDA
Sedefotu.
ý GÖZLERDEKÝ BATMADA
Gözlükotu.
ý GÖZLERDEKÝ IÞIÐA AÞIRI DUYARLILIKTA
Gözlükotu.
ý GÖZLERDEKÝ YANGILARDA
Aslanpençesi, Gözlükotu.
ý GÖZLERÝN KANLANMASINDA
(Biberiye), Çay.
ý GRÝP'TE
Bayýrotu, Hodan, Kara hardal, Kedinanesi, Latinçiçeði, Limon, Maydanoz, Melekotu, Nane,
Öksürükotu, Sarmýsak.
ý GUT HASTALIÐINDA
Dulavratotu, Karahindiba, Kereviz.
ý GÜNEÞ ÇARPMASINDA
Kuzukulaðý.
ý GÜNEÞ YANIKLARINDA
Badem, Binbirdelikotu, Kuzukulaðý, Sarýsabýr.
HAFÝF SARA KRÝZÝNDE
Zufaotu.
ý HAZIMSIZLIKTAN OLUÞAN GAZLARI SÖKTÜRÜCÜ
Biberiye, Kiþniþ, Zencefil.
ý HEMOROÝT'TE (BASUR)
Atkestanesi, Böðürtlen, Civanperçemi, Karakafesotu, Kuþotu, Þevketibostan.
ý HEYECANLILIK DURUMUNDA
Kediotu.
ý HIÇKIRIÐI KESÝCÝ
Dereotu.
ý HÜCRE YIKILMALARINI ÖNLEYÝCÝ
Fýndýk.
ý ISKORBÝT'TE

Kuzukulaðý, Limon.
ÇKÝ SONRASI KÖTÜ DURUMU RAHATLATICI
Kekik.
ý ÝDRAR SÖKTÜRÜCÜ
Adaçayý, Adi papatya, Ayrýkotu, Akdiken, Akköpekotu,
Andýzotu, Ardýç, Ayrýkotu, Biber, Biberiye, Böðürtlen,
Cezayir menekþesi, Çobançantasý, Çuhaçiçeði, Defne,
Dulavratotu, Eðirotu, Fesleðen, Fýndýk, Frenk kimyonu,
Hatmi, Hercai menekþe, Hindiba, Hodan, Ihlamur, Isýrgan,
înciçiçeði, Karahindiba, Kasýkotu, Keçi sedefotu, Kereviz,
Kiraz, Kokulu menekþe, Kuzukulaðý, Lavanta, Limon,
Maydanoz, Mýsýr püskülü, Melekotu, Meyankökü, Mor
süsen, Mürver, Nar, Pelin, Sabunotu, Sarýmsak, Sater,
Sýðýrkuyruðu, Soðan, Þevketibostan, Þerbetçiotu, Tarhun,
Yabani gül, Yabani mercanköþkü, Yerelmasý.
ý ÝDRAR YOLLARI ENFEKSÝYONLARI
TEMÝZLEYÝCÝ
Ardýç, Ayrýkotu, Bayýrturpu, Hodan, Karabaþ lavantasý,
Karakafesotu, Kasýkotu, Kereviz, Kiraz, Kokulu menekþe,
Limon, Mersin, Okaliptüs, Sater.
ý ÝÞTAH AÇICILAR
Adi papatya, Akköpekotu, Anason, Andýzotu, Ardýç,
Bayýrturpu, Biber, Binbirdelikotu, Centiyan, Ceviz, Cezayir
menekþesi, Çin anasonu, Defne, Dulavratotu, Eðirotu, Frenk
kimyonu, Ginseng, Hindiba, Isýrgan, Itýr, Kadýntuzluðu,
Kakule, Kara hardal, Kekik, Kereviz, Kimyon, Kiþniþ,
Labada, Limon, Maydanoz, Mersin, Pelin, Rezene, Sarmýsak,
Sater, Sedefotu, Soðan, Solucanotu, Þerbetçiotu,
Þevketibostan, Tarçýn, Tarhun, Yabani mercanköþkü.
ý KABIZLIKTA
Karahindiba, Kiraz.
ý KADIN ÜREME ORGANLARIYLA ÝLGÝLÝ
HASTALIKLARDA
(Aslanpençesi), (Latinçiçeði).
ý KADINLARDA BEYAZ AKINTI KESÝCÝ
Ahududu.
ý KALBÝ GÜÇLENDÝRÝCÝ TONÝK
Alýç, Inciçiçeði, Karabaþ lavantasý, Kuþkonmaz, Oðulotu,
(Soðan).
ý KALP AÐRILARINDA
Kediotu.
ý KALP ÇARPINTISINI KESÝCÝ
Alýç, Inciçiçeði, Kediotu, Sedefotu.
ý KALP ÝÞLEVÝNÝ DÜZENE SOKUCU
Alýç.
ý KALP SAÐLIÐI ÝÇÝN
Fýndýk.
ý KALP YANGILARINI ÖNLEYÝCÝ
Akköpekotu, Erkeçsakalý.
ý KAN DAMARLARINI GÜÇLENDÝRÝCÝ
Atkestanesi.
ý KAN DOLAÞIMINI HIZLANDIRIP ARTIRICI
Atkestanesi, Biberiye, Kara hardal, Kekik, Oðulotu, Tarçýn,
Zencefil.
ý KAN ÞEKERÝNÝ DÜÞÜRÜCÜ
Ceviz, Yulaf.
ý KANI DÝNDÝRÝCÝ
Cezayir menekþesi, Mersin, Nar, Þevketibostan.
ý KANI TEMÝZLEYÝCÝ
Ayrýkotu, Ceviz, Dulavratotu, Hercai menekþe, Hindiba,
Hodan, Karakafesotu, Kereviz, Kuþkonmaz, Labada,
Sarmýsak, Sater, Soðan.
ý KANSIZLIKTA VE KAN YAPIMINI
DESTEKLEMEDE
Centiyan, Fýndýk.
ý KARACÝÐER ÝÞLEVLERÝNÝ DÜZENLEYÝCÝ
Kadýntuzluðu, Kasýkotu.
ý KARACÝÐER KOLÝKLERÝNDE (ANÝ
SANCILANMALARINDA)
Keten.
ý KAS KASILMALARINDA
Okaliptüs.
ý KASIK AÐRILARINI GÝDERÝCÝ
Ardýç, Biberiye, Erkeçsakalý, Yabani mercanköþkü, Zencefil.
ý KASLARIN SAÐLIÐI ÝÇÝN
Fýndýk.
ý KEMÝKLERÝ KORUYUCU VE DESTEKLEYÝCÝ
Ceviz, Fýndýk.
ý KESÝKLERDE
Kuþotu.
ý KILCAL DAMAR ÇATLAMALARI VE
KANAMALARINDA
Atkestanesi.
ý KOLESTROL DÜZEYÝNÝN YÜKSELMESÝNÝ
ÖNLEYÝCÝ
Fýndýk, Yulaf.
ý KOLÝT'TE
Cezayir menekþesi, Karakafesotu, Nane.
ý KONJONKTÝVÝT'TE
Gözlükotu.
ý KORONER DAMARLARI GENÝÞLETÝCÝ
(Soðan).
ý KULAK ÇINLAMALARINDA
Koyungözü.
ý KUM DÖKTÜRÜCÜ
Kuþkonmaz.
ý KURT (SOLUCAN) DÖKTÜRÜCÜ
Akköpekotu, Itýr, Kekik, Sedefotu, Solucanotu.
ý KUSMA REFLEKSÝNÝ BASTIRICI
Dereotu, Erkeçsakalý, Kadýntuzluðu, Karanfil, Lavanta,
Melekotu, Nane, Tarçýn, (Zencefil).
ý KUSTURUCU
Mürver.
LARENJÝT'TE
Aslanpençesi, Kekik
MANTAR TEDAVÝSÝNDE
Adaçayý, Günlük, Sarmýsak.
ý MAYASIL'DA
Arnika, Kara hardal.
ý MEMELERÝ GELÝÞTÝRÝCÝ
Keçi sedefotu.
ý MENOPOZ DÖNEMÝ SIKINTILARINDA
Adaçayý, Aslanpençesi, Binbirdelikotu.
ý MERKEZÝ SÝNÝR SÝSTEMÝ GÜÇLENDÝRÝCÝ
Ginseng.
ý MESANE SORUNLARINDA
Ayrýkotu, Yabani gül.
ý _meta_BOLÝZMAYI DÜZENLEYÝCÝ
Ökseotu.
ý MÝDE AÐRILARINDA
Kiþniþ.
ý MÝDE FITIÐINDA
Karakafesotu.
ý MÝDE GAZLARI SÖKTÜRÜCÜ
Adi papatya, Ardýç, Itýr, Kedinanesi, Kiþniþ, Nane, Rezene, Yarpuz.
ý MÝDE MUKOZASI ENFEKSÝYONLARINDA
Keten.
ý MÝDE SPAZMINDA
Itýr, Kedinanesi.
ý MÝDE ÜLSERLERÝNDE
Ebegümeci, Eðirotu, Erkeçsakalý, Günlük, Meyankökü.
ý MÝDE YANMALARINDA
Meyankökü.
ý MÝDEYÝ YATIÞTIRICI
Fesleðen, Hatmi, Karanfil, Nane, Rezene.
ý MÝGREN'DE
Çuhaçiçeði, Kediotu, Koyungözü.
ý MORARMALARDA
Arnika.
ý MUKOZA KORUYUCU
Meyankökü.
ý MÜSHÝL
Akdiken, Badem, Bayýrturpu, Ceviz, Çuhaçiçeði, Dulavratotu, Gül, Hindiba, Iþkýn, Inciçiçeði,
Kadýntuzluðu, Kiraz, Kokulu menekþe, Kuþotu, Labada, Meyankökü, Mor süsen, Mürver,
Ravent, Sarýsabýr, Sinameki, Soðan, Yabani gül, Yerelmasý.
NEFES (AÐIZ) KOKUSU GÝDERÝCÝ
Dereotu, Frenk kimyonu, Kakule, Karanfil, Maydanoz, Rezene, Okaliptüs.
ý NEFES DARLIÐI GÝDERÝCÝ
Günlük.
ý NEKAHAT (ÝYÝLEÞME) DÖNEMÝ KISALTICI
Fýndýk.
ý NEVRALJÝ AÐRILARINDA
Karanfil.
ý NEVRASTENÝ'DE
Kediotu.
ý NEZLEDE
Akköpekotu, Ebegümeci, Gelincik, Hatmi, Kediotu, Kekik, Limon, Maydanoz, Meyankökü,
Mürver, Nane, Oðulotu, Okaliptüs, Öksürükotu, Sarýmsak, Zufaotu.
ONÝKÝPARMAKBAÐIRSAÐI ÜLSERLERÝ
Aynisafa çiçeði, Günlük, Karakafesotu.
ÖKSÜRÜK VE GICIKTA
Akköpekotu, Anason, Andýzotu, Badem, Çemenotu, Çin anasonu, Çuhaçiçeði, Ebegümeci,
Fesleðen, Gelincik, Gözlükotu, Hercai menekþe, Hodan, Karakafesotu, Kekik, Keten, Kokulu
menekþe, Lavanta, Limon Meyankökü, Okaliptüs, Öksürükotu, Rezene, Sabunotu, Sarmýsak,
Sedefotu, Sýðýrkuyruðu, Yabani mercanköþkü, Zufaotu.
PARKÝNSON HASTALIÐINDA
Çarkýfelek çiçeði.
ý PEKLÝK VERÝCÝ
Ahududu, Aslanpençesi, Binbirdelikotu, Böðürtlen, Ceviz, Cezayir menekþesi, Çay, Iþkýn,
Karakafesotu, Kasýkotu, Kiraz, Limon, Melekotu, Mersin, Mineçiçeði, Nar, Okaliptüs, Tarçýn,
Týbbi ravent, Yabani mercanköþkü.
ý PROSTATÝT'TE
Ayrýkotu, Mýsýr püskülü.
RAHATLATICI (BEDENÝ TÜMÜYLE)
Anason, Çuhaçiçeði, Dereotu, Ihlamur, Kara hardal, Meyankökü.
ý ROMATÝZMA AÐRI VE YANGILARINDA
Alman papatyasý, Ardýç, Arnika, Biber, Biberiye, Bayýrturpu, Çin anasonu, Defne,
Dulavratotu, Isýrgan, Kara hardal, Karahindiba, Karanfil, Kediotu, Kereviz, Kuþotu, Mýsýr
püskülü, Okaliptüs, Sarmýsak, Sedefotu, Yabani mercanköþkü.
ý RUHSAL ENDÝÞELERÝ GÝDERÝCÝ
Yarpuz.
ý RUHSAL YORGUNLUKTA
Yulaf.
ý SAÇ DÖKÜLMELERÝNDE
Biberiye, Isýrgan, (Latinçiçeði).
ý SAÇ RENGÝ AÇICI
Adi papatya, Sýðýrkuyruðu.
ý SAÇLARDAKÝ KEPEÐÝ KESÝCÝ
Dulavratotu.
ý SAÇLARI GÜRLEÞTÝRÝP GÜZELLEÞTÝRÝCÝ
Alman papatyasý, Biberiye.
ý SAFRA SORUNLARINDA
Aynisafa çiçeði, Kadýntuzluðu, Kasýkotu, Keten, Mineçiçeði,
Yabani gül.
ý SAFRA SÖKTÜRÜCÜ
Adi papatya, Akköpekotu, Andýzotu, Aynisafa çiçeði,
Biberiye, Ceviz, Dulavratotu, Kadýntuzluðu, Karahindiba,
Kuzukulaðý, Maydanoz, Mor süsen, Sarýsabýr, Sarmýsak,
Þevketibostan.
ý SAFRA TAÞLARINDA
Kadýntuzluðu, (Sabunotu).
ý SAMAN NEZLESÝNDE
Gözlükotu, Kekik, Lavanta, Zufaotu.
ý SARA NÖBETÝNDE (HAFÝF)
Zufaotu.
ý SARILIK HASTALIÐINDA
Mineçiçeði.
ý SEDEF HASTALIÐINDA
Dulavratotu, Kuþotu, Mor süsen.
ý SERÝNLETÝCÝ
Ahududu, Limon.
ý SES KISIKLIÐI VE SOÐUKLUÐUNDA
Sýðýrkuyruðu.
ý SITMA'DA
Kadýntuzluðu.
ý SÝNDÝRÝM SÝSTEMÝ MUKOZASI KORUYUCU
Erkeçsakalý.
ý SÝNDÝRÝMÝ KOLAYLAÞTIRICI
Adaçayý, Akköpekotu, Anason, Andýzotu, Ardýç, Aynisafa
çiçeði, Bayýrturpu, Biber, Biberiye, Centiyan, Çay,
Çemenotu, Çin anasonu, Defne, Dereotu, Eðirotu,
Erkeçsakalý, Dulavratotu, Frenk kimyonu, Ginseng, Kakule,
Kara hardal, Kasýkotu, Kedinanesi, Kekik, Kereviz, Kimyon,
Kiþniþ, Lavanta, Maydanoz, Mineçiçeði, Nane, Nar, Oðulotu,
Pelin, Rezene, Sarýsabýr, Sarýmsak, Sater, Sedefotu, Soðan,
Solucanotu, Þerbetçiotu, Þevketibostan, Tarhun, Týbbi ravent,
Yabani mercanköþkü, Yarpuz, Zencefil, Zufaotu.
ý SÝNEK VE SÝVRÝSÝNEK SOKMALARINDA
Limon
ý SÝNÝR SÝSTEMÝNDEKÝ GERGÝNLÝKLERÝ
AZALTICI
Alýç, Binbirdelikotu, Çarkýfelek çiçeði, Hodan, Ihlamur,
Kereviz, Kokulu menekþe, Lavanta, Mineçiçeði.
ý SÝNÝRLERÝ UYARIP GÜÇLENDÝRÝCÝ
Biberiye, Fesleðen, Hodan, Karabaþ lavantasý, Kimyon,
Limon, Melekotu, Mineçiçeði.
ý SÝNÜZÝT'TE
Gözlükotu.
ý SÝSTÝT'TE
Ardýç, Ayrýkotu, Civanperçemi, Hercai menekþe, Mýsýr
püskülü.
ý SÝYATÝK AÐRILARINI HAFÝFLETÝCÝ
Biberiye, Isýrgan.
ý SOÐUK ALGINLIÐINDA
Akköpekotu, Anason, Biber, Civanperçemi, Çuhaçiçeði,
Gelincik, Gözlükotu, Hodan, Kara hardal, Kedinanesi, Kekik,
Kokulu menekþe, Latinçiçeði, Limon, Mineçiçeði, Oðulotu,
Sarmýsak, Sater, Soðan, Yabani gül, Zencefil, Zufaotu.
ý SOLUNUM YOLLARI ENFEKSÝYONLARINDA
Akköpekotu, Anason, Ardýç, Çin anasonu, Karakafesotu,
Sýðýrkuyruðu.
ý SPAZM ÇÖZÜCÜ
Akköpekotu, Anason, Binbirdelikotu, Çuhaçiçeði, Eðirotu,
Fesleðen, Kedinanesi, Kediotu, Kekik, Koyungözü,
Melekotu, Mineçiçeði, Oðulotu, Ökseotu, Sarmýsak,
Sedefotu, Yarpuz.
ý STRESE KARÞI SÝNÝR SÝSTEMÝ GÜÇLENDÝRÝCÝ
Hodan, Mineçiçeði, Yulaf.
ý SUSUZLUKTA
Limon.
TANSÝYONU ÝNDÝRÝCÝ
Cezayir menekþesi, Oðulotu.
ý TAÞÝKARDÝ'DE (SÝNÝRSEL KAYNAKLI)
Ökseotu.
ý TENYA DÜÞÜRÜCÜ
Nar.
ý TERLETÝCÝ
Ahududu, Akköpekotu, Andýzotu, Çay, Çin anasonu,
Çuhaçiçeði, Defne, Dulavratotu, Eðirotu, Hodan, Ihlamur,
Kara hardal, Keçi sedefotu, Kedinanesi, Kekik, Kimyon,
Maydanoz, Mineçiçeði, Mürver, Oðulotu, Sabunotu,
Sarmýsak, Sater, Sedefotu, Yabani mercanköþkü, Zencefil.
ý TIRNAK KIRILMASINDA
Isýrgan, (Latinçiçeði), Limon.
ý TONÝK (BEDENÝ GÜÇLENDÝRÝCÝ)
Adaçayý, Alman papatyasý, Andýzotu, Aslanpençesi,
Atkestanesi, Aynisafa çiçeði, Biberiye, Böðürtlen, Centiyan,
Ceviz, Cezayir menekþesi, Civanperçemi, Çemenotu,
Dulavratotu, Ginseng, Gül, Hindiba, Ihlamur, Isýrgan,
Kadýntuzluðu, Karabaþ lavantasý, Karahindiba, Karakafesotu,
Kasýkotu, Kekik, Kereviz, Kiraz, Kuzukulaðý, Labada,
Lavanta, Maydanoz, Melekotu, Meyankökü, Mýsýr püskülü,
Nane, Nar, Okaliptüs, Pelin, Sarmýsak, Solucanotu,
Þerbetçiotu, Tarhun, Týbbi ravent, Yabani gül.
ý TUZSUZ REJÝMDE
Dereotu, Hodan.
ý TÜKÜRÜK SALGISI ARTIRICI
Kakule, Mor süsen.
ý TÜMÖR (UR) ETKÝNLÝÐÝNE KARÞI
(Kokulu menekþe), (Ökseotu).
ý UYARICI
Ardýç, Biber, Çay, Defne, Fesleðen, Frenk kimyonu, Ginseng, Ihlamur, Kereviz, Köpek
papatyasý, Pelin, Sarmýsak, Sater, Sedefotu, Yabani mercanköþkü.
ý UYKUSUZLUÐA KARÞI
Alýç, Alman papatyasý, Anason, Çarkýfelek çiçeði, Çuhaçiçeði, Gelincik, Ihlamur,
Karahindiba, Karanfil, Kedinanesi, Kediotu, Kokulu menekþe, Lavanta, Mineçiçeði,
Þerbetçiotu.
ý UYUZ'DA
Günlük, Solucanotu.
ÜLSERLERDE
Dulavratotu, Okaliptüs.
ý ÜRETRÝT'TE
Mýsýr püskülü.
ý ÜRPERMELERDE
Çuhaçiçeði.
ý ÜÞÜTME NEDENÝYLE ORTAYA ÇIKAN AÐRILARDA
Okaliptüs.
VARÝKOSEL AÐRILARINDA
Binbirdelikotu, Karakafesotu.
ý VARÝS'TE
Atkestanesi.
ý VEREM TEDAVÝSÝNDE
Andýzotu.
YANIKLARDA
Aynisafa çiçeði, Böðürtlen, Binbirdelikotu, Ebegümeci,
Hodan, Karakafesotu, Keten, Sarýsabýr.
ý YARA KANAMALARINI DURDURUCU
Çobançantasý.
ý YARA TEMÝZLEYÝCÝ VE ÝYÝLEÞTÝRÝCÝ
Adaçayý, Adi papatya, Akköpekotu, Andýzotu, Arnika,
Aslanpençesi, Aynisafa çiçeði, Badem, Binbirdelikotu,
Böðürtlen, Centiyan, Cezayir menekþesi, Civanperçemi,
Çemenotu, Dulavratotu, Ebegümeci, Gözlükotu, Gül,
Günlük, Hodan, Karabaþ lavantasý, Karakafesotu, Kasýkotu,
Kekik, Keten, Kiþniþ, Kuþotu, Labada, Mürver, Okaliptüs,
Öksürükotu, Sarýsabýr, Sarmýsak, Sýðýrkuyruðu,
Þevketibostan, Yabani mercanköþkü, Zufaotu.
ý YATIÞTIRICI (SAKÝNLEÞTÝRÝCÝ)
Adi papatya, Alman papatyasý, Anason, Binbirdelikotu,
Çuhaçiçeði, Dereotu, Eðirotu, Hatmi, Ihlamur, Karabaþ
lavantasý, Kara hardal, Karakafesotu, Kedinanesi, Kediotu,
Keten, Kiþniþ, Koyungözü, Lavanta, Melekotu, Meyankökü,
Mýsýr püskülü, Mineçiçeði, Oðulotu, Ökseotu, Öksürükotu,
Sedefotu, Sýðýrkuyruðu, Þerbetçiotu, Yabani mercanköþkü.
ý YEREL ENFEKSÝYONLARDA MÝKROP KIRICI
Latinçiçeði.
ý YORGUNLUKTA
Limon, Mineçiçeði.
ý YÜKSEK KOLESTROLÜ DÜÞÜRÜCÜ
Sarmýsak, Yulaf.
ý YÜKSEK TANSÝYONU DÜÞÜRÜCÜ
Alýç, Civanperçemi, Limon, Ökseotu, Sarmýsak.
ý ZÝHÝNSEL YORGUNLUKLARI GÝDERÝCÝ
Fýndýk, Ginseng.
ý ZÝNDELEÞTÝRÝCl (BEDEN)
Biberiye, Defne.
ý ZONA'DA
Çarkýfelek çiçeði, Keten.
LABADA
Orjinal Adý Rumeoc patienta
Diðer Adlarý Efelek
Bilgi
Karabuðdaygiller familyasýndandýr. Kuzukulaðýnýn
yakýn akrabasý olan labadanýn ülkemizde yetiþen 25 kadar türü vardýr.
Bunlardan en yaygýný olan Adi labada (R. patienta), sulak yerlerde
kendiliðinden yetiþen, ayný zamanda tarýmý da yapýlan ve 0,5-2 m. arasýnda
boylanabilen, çokyýllýk otsu bitkidir. Kazýk kökü dallý olup dýþý kahverengi ve
içi sarýdýr. Yuvarlak kesitli dik gövdesi, uzunlamasýna çizgili ve genellikle
kýrmýzýmsý renklidir. Yapraklarý almaþýk dizili, saplý, uzunca, oval ya da elips
biçimli ve kenarlarý hafif dalgalý olur. Yazýn açan çiçekleri gövdenin tepesinde
kýrmýzýmsý yeþil renkli salkýmlar halinde bulunur. Bitki, çiçeklerinden
olgunlaþan meyvesindeki tohumlarla çoðalýr.
Labadanýn yapraklarýnda çeþitli mineral ve vitaminler; kazýk köklerinde
niþasta, þekerler, reçine ve antrakinon türevleri bulunur. Anadolu'nun bazý
yerlerinde labada yapraklarýyla salata, sebze yemekleri ve 'efelek dolmasý'
denilen özel etli yemeði yapýlýr. Meyvelerinin demlendirilmesiyle yapýlan
'gýðýþ çayý' bazý yerlerde çay yerine içilir.
Tibbi Etkileri
ve Kullanýmý
Saðlýða yararlý bazý etkileri kuzukulaðýnýnkine benzeyen labadanýn, týbbi
etkileri ve onlardan yararlanma yöntemleri þöylece sýralanabilir:
" Yapraklarý, bedeni güçlendirici toniktir.
" Ýþtah açýcýdýr.
" Kaný ve baðýrsaklarý temizler.
" Hafif müshil etkisi vardýr.
Bu etkiler için, labadanýn yapraklan çið olarak yenir ya da % 5'lik standart
dekoksiyonu yapýlarak içilir. Yani, 1 litre sýcak suya 50 gr. taze labada yapraðý
konulup 15-20 dakika kadar kaynatýlýr. Böylece elde edilen dekoksiyon, günde
iki-üç kez birer bardak alýnýr.
" Yapraklarý, deri hastalýklarýnda etkilidir. Çýbanlarý olgunlaþtýrýr. Yara ve
egzamalarý iyileþtirir. Bu etkileri saðlamak üzere, labadanýn yapraklarýyla yara
lapasý hazýrlanýr ve þikayet edilen yerlere dýþtan uygulanýr.
" Kökü, müshil etkisi gösterir. Bunun için de kuzukulaðýnýn kökünde olduðu
gibi % 5'lik bir dekoksiyon hazýrlanarak günde iki-üç kez birer bardak içilir.
ANDIZOTU
Orjinal Adý Inula helenium
Diðer Adlarý Andýz, Anduzotu
Bilgi
Bileþikgiller familyasýndandýr. Anayurdu
bilinmemektedir. Ama, Anadolu'da benzeri dört türle beraberce yetiþen
andýzotu 1-2,5 m. kadar boylanabilen çokyýllýk dayanýklý otsu bitkidir. Dýþý
koyu kahverengi kalýn yumrulardan oluþan rizom kökünün içi, açýk renkli,
muz kokulu ve krem gibi yumuþaktýr. Bitkinin yuvarlak kesitli, yeþil renkli ve
tüylü kalýn gövdesinin içi de beyaz renkli, süngersi yumuþak bir özle doludur.
40-45 cm. kadar uzunluktaki kenarlarý kaba diþli ve sivri uçlu yapraklarýnýn
üzeri yeþil, altý ince tüylü ve gri renklidir. Yaz mevsiminde açan sarý çiçekleri
papatyaya benzer. Bu çiçeklerden oluþan tohumu silindir biçimindedir. Bir
uçunda tüy öbeði bulunur.
Güneþli yerleri, nemli ve bitek topraklarý seven andýzotu, döktüðü tohumlarýyla
çoðalýr.
Andýzotu % 40'a varan oranda inulin ile ayrýca belenin adý verilen uçucu yaðý,
yapýþkan bitki sývýsýný, triterpen ve acý maddeleri içerir. Bazý yerlerde bitkinin
hoþ kokulu kurumuþ rizom kökleri çið olarak ya da kök sebzesi gibi piþirilip
yenilir. Ancak, acý tadýna hazýrlýklý olunmalýdýr.
Tibbi Etkileri
ve Kullanýmý
Saðlýða yararlarý Avrupa'da uzun yýllardan beri bilinen andýzotunun týbbi
etkileri ve bunlardan yararlanma yöntemleri þöylece sýralanabilir:
" Tadý acý olan bitki midevidir: Ýþtahý açar, sindirimi kolaylaþtýrýr. Safrayý
söktürür.
" Ýdrarý artýrýcý etkisi vardýr.
" Terleticidir. Nezleyi keser, göðsü yumuþatýr. Öksürüðü hafifletir. Özellikle
çocuklarda rahatsýz edici bronþit öksürüðüne çok iyi gelir.
" Bedeni güçlendirici toniktir. Geçmiþte veremin tedavisinde de kullanýlmýþtýr.
" Bronþite eþlik eden astým ve anfizem durumlarýnda rahatlatýcý etki yapar.
Bütün bu saðlýða yararlý etkilerinden yararlanmak için, andýzotunun rizomu,
sonbaharýn baþý ile ortasý arasýnda toprak kazýlýp çýkarýlýr. Ýyice temizlenip
parçalanýr. Bu parçalar güneþte ya da 50-70 C derece yapay ýsýtmayla
kurutulur, 1 tatlý kaþýðý kökparçasý alýnýp önce 8-10 saat süreyle 1 bardak
soðuk suda býrakýlýr. Daha sonra ýsýtýlýp bir tür infüzyon elde edilir. Bu
infüzyondan günde üç kez ve birer bardak sýcak olarak içilir.
" Ayrýca doku ve damar büzücü etkileri nedeniyle andýzotu yara iyileþtiricidir.
" Antiseptik (mikrop kýrýcý) etkisi de vardýr.
Bu etkileri saðlamak için, yukarda tarifi verilen infüzyon, þikayetli yerlere
dýþtan uygulanýr.
UYARI
" Andýzotu aþýrý kullanýlýrsa mide bulantýsýna neden olabilir.
ADAÇAYLARI
Orjinal Adý Salvia türleri
Diðer Adlarý Elmaotu
Bilgi
Ballýbabagiller familyasýndandýr. Dünyada sýcak ve
ýlýman bölgelerde yetiþen 450 kadar adaçayý türü vardýr. Ülkemizin Batý ve
Güneybatý bölgelerinde bunlardan bazýlarý yetiþmektedir. 30-75 cm. arasýnda
boylanabilen adaçayý türleri, kýþýn yapraklarýný dökmeyen, dayanýklý otsu ya da
çalýmsý bitkilerdir. Kare kesitli tüylü gövdesi, bitkinin ikinci yýlýnda
odunsulaþýr. Genellikle yakýcý kokuþu olan gri-yeþil yapraklarý, bazý türlerde
alacalý, hatta kýrmýzý ve mor renklerde olur. Çift dudaklý, derin hazneli
çiçekleri genelde mor-mavi renkli iken, seyrek olarak beyaz ya da pembe
renkli çiçek açan türleri de görülür. Bitkinin minik tohumlarý koyu kahverengi

ve yumurta biçimlidir. Genelde tohumuyla kendiliðinden çoðalan adaçayý
bitkisi, istenirse gövde çelikleriyle de üretilebilir.
Konumuzu en çok ilgilendiren Týbbi adaçayý (S. officinalis) türünün anayurdu
Akdeniz havzasýdýr. Bu türün yapraklarýnda, oleum salisae adý verilen uçucu
yað, B vitamini ve tanen ile birtakým acý maddeler bulunur. Bu yapraklardan
hazýrlanan çay, uzun zamanlardan beri bedeni güçlendiren tonik olarak
içilmektedir. Týbbi adaçayý Türkiye'de az yetiþtiðinden, yerine, ülkemizde
yaygýn olan ve benzer özellikleri taþýyan Anadolu adaçayý (S. triloba) türü
tüketilmektedir. Bu adaçayý bazý yerlerde salça ve yemeklere çeþni vermesi
için katýlýr.
Tibbi Etkileri
ve Kullanýmý
Kýsaca adaçayý diye adlandýracaðýmýz bitkinin týbbi etkilerini ve bunlardan
yararlanma yöntemlerim þöylece özetleyebiliriz:
" Midevidir. Sindirimi kolaylaþtýrýr.
" Dispepsi (hazýmsýzlýk) durumunda çok etkili bir gaz söktürücüdür.
" Gece terlemelerini en aza indirger.
" Ýdrar söktürücüdür.
" Kadýnlarda dölyataðý kaslarýný uyarýr. Aybaþý düzensizliklerini ve aþýrý
sancýlarý giderir.
" Östrojen hormonu içerir. Menopoz dönemi sýkýntýlarýný azaltýr.
Bütün bu etkileri için, adaçayýnýn çiçek açmaya haþladýðý ilkbahar sonu ile yaz
baþlarýnda yapraklarý toplanýp 35 C dereceden daha sýcak olmayan, gölge
yerlerde kurutulur. Kurumuþ yapraklarýndan 1-2 tatlý kaþýðý alýnýp üzerine l
bardak kaynar su dökülerek, yapraklar 10 dakika süreyle demlendirilir. Bu
infüzyondaki yapraklar süzülür ve elde edilen çay, günde üç kez birer bardak
içilir.
" Adaçayýnýn içerdiði uçucu yað, mukoza zarlarýný iyileþtirdiði için aðýz, diþeti
ve dildeki þikayetlerle boðaz ve bademcik enfeksiyonlarýna karþý iyileþtiricidir.
" Bitki, antifungal etkiler taþýr. Yani ciltteki mantarlara sürülürse onlarý yok
eder.
Bu etkileri saðlamak için, adaçayýnýn kurumuþ yapraklarýndan 1 tatlý kaþýðý
alýnýp 1 bardak suya konularak kaynatýlýr. Sonra kabýn üstü kapatýlýp 15 dakika
süreyle bekletilir. Böylece elde edilen dekoksiyonla günde birkaç kez derin
gargara yapýlýr. Ya da bu dekoksiyon, mantarlarýn bulunduðu yerlere dýþtan
uygulanýr.
" Adaçayý yaralarýn iyileþmesini hýzlandýrýr.
Bunun için, körpe adaçayý yapraklarý ezilerek yara lapasý hazýrlanýr. Bu lapa
yaralarýn üzerine kompres yapýlarak, yaranýn iyileþmesi hýzlandýrýlýr.
" Adaçayý diþleri beyazlatýr ve saðlamlaþtýrýr.
Bunun için, bir-iki körpe adaçayý yapraðý ya da toz haline getirilmiþ kuru
adaçayý yapraðý elle diþlerin üzerine bastýrýlarak sürtülür.
UYARILAR
" Gebe kadýnlar adaçayýný dahilen kullanmamalýdýr.
" Adaçayý sürekli olarak yüksek dozda alýnmamalýdýr. Ülkemizde çay yerine
sýk sýk adaçayý ýsmarlayan kahvehane müþterilerini uyarýrýz.
ELMAYAÐI (YA DA ACI ELMAYAÐI)
Ülkemizde kimi yerlerde Elmaotu da denilen Anadolu adaçayýnýn çiçeklerinin
ve yapraklý dallarýnýn su buharýyla birlikte damýtýlmasýyla elde edilen uçucu
yaðdýr. Kimi eczane ve aktarlarda, küçük þiþeler içinde satýlýr.
Elmayaðý, mide ve baðýrsaklardaki gazý söktürücü, sindirimi kolaylaþtýrýcý,
aþýrý terlemeleri kesici ve idrar söktürücü olarak, günde bir kez l bardak suya
3-5 damla katý-larak içilir. Daha fazla dozda alýnmasý sakýncalýdýr. Ayný
formül dýþtan yaralarý temizleyici ve iyileþtirici olarak kullanýlýr. Ancak, fazla
etkili olabileceði ve ciltte kýzarýklýklara yol açabileceði için, badem yaðý ya da
çiçek yaðýyla biraz inceltilmesi salýk verilir.
AKDÝKEN
Orjinal Adý Rhamnus catharicus (catharica)
Diðer Adlarý Ateþtacý, Barutaðacý, Geyikdikeni
Bilgi
Hünnapgiller familyasýndandýr. Anayurdu Güney
Avrupa ve Anadolu'dur. Kuzey Anadolu bölgesinin daðlýk yerlerinde yabanisi
yetiþtiði gibi, park ve bahçelerimizde süs bitkisi olarak yetiþtirilmektedir.
Genelde 2-3 m. boylanabilen çalý biçiminde aðaççýk iken, kimi zaman 6-8
m.'ye yükselen örneklerine de rastlanýr. Yapraklarý sivri uçlu, oval ya da
yuvarlak biçimli ve parlak yeþil renklidir. Sarýmsý beyaz renkli çiçekleri yazýn
açar ve 3-5 çiçeði bir arada bulunur. Olgunlaþan çiçekleri önce yeþil renkli
yuvarlak meyveler verir. Sonbahara doðru sararan bu meyveler birçok kuþa
yem olur. Daha sonra iyice olgunlaþýp turuncu ve hatta açýk kýrmýzý renge
dönen 6-8 mm. çapýndaki, tadý mayhoþ ve biraz da acý olan meyveler bitkinin
tohumunu taþýrlar. Güneþli yerleri seven akdiken bitkisi, toprak yönünden
seçici deðildir. Tohumundan çoðaldýðý gibi gövde çelikleriyle de üretilebilir.
Akdiken bitkisinin meyve ve yapraklarýnda ramnoksantin ve lokain adý verilen
maddeler ile antrakinon türevleri ve C vitamini bulunur.
Tibbi Etkileri
ve Kullanýmý
Bitkinin týbbi etkileri ve bunlardan yararlanma yöntemleri þöyle sýralanabilir:
" Akdiken bitkisi etkili ve kullanýlmasý güvenli bir müshildir.
" Ýdrar söktürücüdür.
" Beden iþlevlerim olumlu yönde deðiþtirici ve düzeltici etkisi de vardýr.
Bu etkileri saðlamak için, akdiken bitkisinin meyve ve yapraklarýndan 2 tatlý
kaþýðý alýnarak 1 bardak kaynamýþ suya konulup 10-15 dakika süreyle
demlendirilir. Böylece elde edilen infüzyon, 12 saat içinde etkili olmak üzere
(sabahleyin) 1 bardak olarak içilir. Ya da bitkinin olgun meyvelerinden 10
tanesi sabah kahvaltýsýndan önce yenir.
Bitkinin meyve ve yapraklarý baþka þekillerde de ilaç haline getirilebilir.
Bunlar sonbaharda toplanýp gölgede kurutulur. Yukarda tanýmý verilen þekilde
infüzyonu hazýrlanýr ve içilir. Ya da bitkinin meyvelerine biraz þeker ve su
katýlýp kaynatýlarak þurup hazýrlanýr. Bu þuruptan sabah kahvaltýsý öncesi bir
yemek kaþýðý alýnýr.
UYARI
" Akdikenin yukarda verilen dozlarý, bazý kiþilerde bulantý ve ishale yol
açabilir. Bu durumda dozaj azaltýlmalýdýr.
ARNÝKA
Orjinal Adý Arnica montana
Diðer Adlarý Dað öküzgözü
Bilgi
Bileþikgiller familyasýndandýr. Arnica cinsi bitkiler
içinde en çok bilineni Arnika ya da Dað öküzgözü (A. montana) türüdür. Orta
Avrupa'nýn daðlýk kesimleriyle Kuzey Afrika ve Batý Asya'da yetiþen bu bitki
Türkiye'de görülmez. Ama, konumuzla ilgili olduðu ve önemli týbbi etkileri
bulunduðu için kýsaca arnika diyeceðimiz bu bitkiye kitabýmýzda yer
veriyoruz. Arnika, 20-60 cm. boylanabilen, çokyýllýk dayanýklý otsu bitkidir.
Yerde yatarak uzayan, dýþý siyahýmsý ve içi beyaz renkli rizom kökleri
(kökgövdeleri); rozet oluþturan ince uzun kargý biçimli tüylü yapraklarý; yaz
boyunca açan ve papatyaya benzeyen hoþ kokulu turuncu-sarý renkli çiçekleri
vardýr. Güneþli yerleri; kumlu, asitli ve bol humuslu topraklarý seven arnika,
tohumundan çok aðýr geliþtiði için kültürü yapýlýrken, rizomlarý bölünüp farklý
yerlere dikilerek çoðaltýlýr.
Arnika uçucu yaðlarý, acý glikozitleri, alkaloitleri, flavonitleri, tanen ve diðer
bazý maddeleri içerir. Yapraklarý ince ince kýyýlarak yararlý otlardan yapýlan
tütüne katýlýr.
Tibbi Etkileri
ve Kullanýmý
Bitkinin týbbi etkileri ve onlardan yararlanma yöntemleri þöyle sýralanabilir:
" Yara iyileþtiricidir.
" Ezikler, berelenmeler, burkulmalar ve morarmalarda, deride sancý ve yangý
varsa rahatlatýcý ve iyileþtiricidir.
" Romatizma, flebit, mayasýl (deri çatlamamýþsa) ve benzeri durumlarda aðrý
ile yangýlarý azaltýp rahatlatýcý etki yapar.
" Ayaklarý rahatlatmak için yapýlan ayak banyolarýna katýlýr.
ATKESTANESÝ
Orjinal Adý Aesculus hippocastanum
Bilgi
Atkestanesigiller familyasýnýn örnek bitkisidir.
Kuzey Yarýküre'de yetiþen Aesculus cinsi, kýþýn yapraklarýný döken 25 kadar
aðaç ya da çalý halindeki bitki türünün ortak adý atkestanesidir. Bunlardan
konumuzla en çok ilgili olan, Koca atkestanesi ya da Beyaz çiçekli atkestanesi
(A. hippocastanum) türünün anayurdu Balkan Yarýmadasý olup bu tür on
yedinci yüzyýlda Avrupa'ya yayýlmýþtýr. Türkiye'de park ve bahçelerde süs
bitkisi olarak yetiþtirilen ve 20-30 m. kadar boylanabilen bu aðaca kýsaca
atkestanesi diyeceðiz. Atkestanesi aðacýnýn gövdesi düz ve sýk dallý, tepesi düz
olur. Kenarlarý diþli, ucu sivri 5-9 yaprakçýktan oluþan yapraklarý koyu yeþil
renklidir. Üzerlerinde pembe lekeler bulunan ve piramit biçimli salkýmlar
oluþturan beyaz çiçekleri yaz aylarýnda açar. Bu çiçeklerden oluþan kapsül
durumundaki kalýn çeperli mevyeleri dikenlidir. Meyveler olgunlaþýnca, yeþil
renkli dikenli kabuk yarýlýr ve içinden 1-3 adet parlak koyu kahverengi, tadý
buruk ve acý olan tohumu düþer. Eskiden soluðan (nefes darlýðý) çeken atlara
verildiðinden bu tohumlara ve bitkiye atkestanesi adý verilmiþtir. Atkestanesi,
tohumlarýyla ya da gövde çelikleriyle çoðaltýlýr.
Bitkinin saðlýða en yararlý bölümü tohumlarýdýr. Bunlar, yani atkestaneleri bol
miktarda niþasta, þekerler, saponin, tanen, yað, bazý acý maddeler ile aeskulin
ve fraksin'i içerir. Eczacýlýkta iltihap giderici ilaçlarýn yapýmýnda kullanýlýr.
Aðacýn ekþi tadý olan körpe yapraklarý bazý yerlerde toplanýp sarmasý yapýlarak
yenilir.
Tibbi Etkileri
ve Kullanýmý
Atkestanesi tohumlarýnýn týbbi etkileri ve bunlardan yararlanma yöntemleri
þöylece özetlenebilir:
" Damar büzücü ve kan dolaþýmýný güçlendirici tonik etkileri vardýr. Bu
nedenlerle varis, flebit ve hemoroit hastalýklarýnýn iyileþtirilmesinde kullanýlýr.
" Ayný nedenlerle damarlardaki yangý ve deri çatlaklarýnýn iyileþtirilmesinde
yararlý olur.
" Gene ayný nedenlerle kýlcal damarlarýn çatlamasýný ve kanamasýný;
bacaklardaki ülserleri iyileþtirir.
" Dolaþým sisteminde damarlarýn gücünü ve saðlýklý oluþunu destekler.
Bu etkilerinden yararlanmak üzere, atkestanesi aðacýnýn sonbaharda olgunlaþýp
yere dökülen tohumlan toplanýp kurutulur, l -2 tatlý kaþýðý kurumuþ tohum
parçalarý ile, varsa aðacýn yapraðýndan bir miktarý alýnýp üzerine l bardak
kaynar su dökülür. 10-15 dakika demlendirilerek bir infüzyon hazýrlanýr. Bu
infüzyon günde üç kez birer bardak olarak ve tatlandýrýlarak içilir.
" Ya da flebit, hemoroit, yangýlý damar, varis, deri çatlaklarý ve bacaklardaki
ülser durumlarýnda ayný infüzyon dýþtan, þikâyetli yerlere, ovuþturularak
uygulanýr.
AYRIKOTU
Orjinal Adý Agropyan repens
Bilgi
Buðdaygiller familyasýndandýr. Anayurdu
bilinmeyen, dünyanýn bütün soðuk ve ýlýman iklimli bölgelerinde, ayrýca
tropikal ve astropikal iklim bölgelerinin yüksek kesimlerinde yetiþen 125
kadar türün ortak adý ayrýkotudur. Ülkemizde de 20 kadar ayrýkotu türü
yetiþmektedir. Bu türlerden bazýlarý tarýma çok zararlý iken, kimi türleri de
hayvan yemi ya da çim bitkisi olarak özellikle yetiþtirilmektedir. Ayrýkotu
türlerinden konumuzla en çok ilgili olan Tarla ayrýðý (A.repens) da tarýma
zararlýdýr. Çünkü, kendi haline býrakýlýrsa kýsa zamanda tarlalarý kaplar. Kýsaca
ayrýkotu diyeceðimiz bu bitki 30 -150 cm. boylanabilen, rizom köklü (kök
gövdeli), çokyýllýk dayanýklý otsu bitkidir. Tarlalardan baþka, yol kenarlarý ve
bahçelerde de çok görülür. Yeþil gövdesi silindirik biçimli ve boðumlu,
yapraklan yeþil ve düzdür. Mayýs-temmuz aylarý arasýnda küçük baþaklar
halinde açan çiçekleri yeþil renkli ve pek gösteriþsizdir. Bitki, bu çiçeklerinden
oluþan tohumlarýnýn dökülmesiyle, özellikle rizomlarýnýn sürgün vermesiyle ya
da topraða deðen yerde, gövdelerinin yeniden kök atmasýyla çoðalýr.
Tibbi Etkileri
ve Kullanýmý
Tarla ayrýðý rizomlarý polisakkarit bir madde olan tritisin ile uçucu yað,
yapýþkan bitki sývýsý, potasyum, salisilik asit, saponin ve mikrop kýrýcý bazý
maddeleri içerir. Bu ayrýkotu türünün týbbi etkileriyle onlardan yararlanma
yöntemleri þöylece özetlenebilir:
" Ýdrar yollarý enfeksiyonlarýnýn iyileþtirilmesinde, sistit (mesane iltihabý) ve
prostatitte (prostat iltihabý) etkili olur.
" Ýdrar söktürücüdür.
" Kaný ve bedendeki toksik maddeleri temizler.
" Böbrek ve mesane taþlarýnýn atýlmasýna yardýmcý olur.
" Bedeni güçlendirici bir toniktir.
Bu etkileri saðlamak üzere, tarla ayrýðýnýn rizomlan ilkbahar mevsiminde ya da
sonbaharýn baþlarýnda topraðý kazýlarak sökülür. Yýkanarak iyice temizlenir.
Gölgede ya da güneþte kurutulur. Kurutulmuþ rizomdan 2 tatlý kaþýðý alýnýr, l
bardak suyla kaynama noktasýna kadar ýsýtýlýr. Daha sonra ateþ kýsýlarak 10
dakika daha ýsýtma sürdürülür. Böylece elde edilen dekoksiyondan günde üç
kez birer bardak içilir. Ancak, tadý çok kötü olduðundan bal, limon ya da
naneyle tatlandýrýlýr.
" Tarla ayrýðý ayrýca egzama ve cilt hastalýklarýnýn iyileþtirilmesinde etkili olur.
" Romatizma aðrýlarýný hafifletir.
Bu etkilerinden yararlanmak için, yukarýda tarifi verilen dekoksiyon, þikayet
edilen yerlere dýþtan uygulanýr.
BAYIRTURPU
Orjinal Adý Armoracia rusticana
Diðer Adlarý Eþekturpu, Karaturp, Yabanturpu
Bilgi
Turpgiller familyasýndandýr. Anayurdu Akdeniz
bölgesidir. Ama, günümüzde tüm ýlýman iklim kuþaðýndaki yerlerde ve
ülkemizde yaygýn olarak yetiþtirilmektedir. 30-60 cm. boylanabilen, çokyýllýk
dayanýklý otsu bitkidir. Elips biçimli, ucu sivri, iri, kaba dokulu ve parlak yeþil
yapraklarý vardýr. Yuvarlak kesitli ve boylamasýna kabartýlý saplarla köke
baðlanan bu yapraklar ezildiðinde yakýcý bir koku yayarlar.
Yaprak koltuklarýnda haziran-temmuz aylarýnda açan çiçekleri, beyaz
salkýmlar halinde olur. Bitkinin yumrukökü uzun, kalýn, dýþý sarý kahverengi,
içi beyaz ve etlidir. Bu kökün de yakýcý bir kokusu vardýr. Güneþli ve açýklýk
alanlarý, derin kazýlmýþ, hafif ve nemli topraklarý seven bayýrturpu,
tohumlarýyla çoðalýr. Bitkinin taze yumrukökü kalsiyum, sodyum, magnezyum
gibi mineraller ile C vitamini yönünden zengindir. Ayrýca hardal yaðý, glikozit
ve sinigrin maddelerini içerir. Bu kökler ince ince rendelenerek, hardalsý
baharat kokusunu versin diye bazý et ve balýk yemeklerine katýlýr.
Bayýrturpunun kökleri parçalanarak kum içinde ileriki kullanýmlar için taze
olarak saklanabilir. (Bu tür kök saklama ve ileriki günlerde kullanma yöntemi
Avrupa'da pek yaygýndýr.)
Tibbi Etkileri
ve Kullanýmý
Bayýrturpunun týbbi etkileri ve bunlardan yararlanma yöntemleri þöylece
özetlenebilir:
" Sindirim sistemini uyarýr, iþtahý açar, mide ve baðýrsaklardaki gazý söktürür,
aðrýlarý dindirir.
" Ýçerdiði antibiyotik nitelik nedeniyle baðýrsaklarýn çeperlerini koruyucu rol
oynar.
" Hafif müshil etkisi vardýr.
" Grip ve yüksek ateþte iyileþtirici etki yapar.
" Balgam söktürücüdür.
" Ýdrar yollarý iltihaplarýný iyileþtirir.
Bütün bu durumlar için týbbi etkisini saðlamak üzere, bitkinin yumrukökü
sonbaharda topraðý kazýlarak sökülür. Temizlenip iyice rendelenerek günlük
diyete katýlýr. Ya da bitkinin ufak parçalara bölünmüþ yumrukökünden l tatlý
kaþýðý alýnarak üzerine l bardak kaynar su dökülüp 5 dakika süreyle
demlendirilir. Böylece hazýrlanan infüzyondan günde üç kez birer bardak içilir.
Grip ve yüksek ateþte, içilen infüzyon miktarý artýrýlabilir.
" Bayýrturpu romatizma, bel ve sýrt aðrýlarýna da iyi gelir.
Bunun için, bitkinin yaprak ve çiçekli bölümleriyle yara lapasý hazýrlanýr ve
þikayet edilen yerlere bu lapa dýþtan uygulanýr.
UYARI
" Gebe kadýnlar ile böbrek sorunu olan kiþiler, aþýrý miktarda bayýrturpu
yememelidir.
BÝBERLER
Orjinal Adý Capsicum türleri
Diðer Adlarý Filfil, Isýot
Bilgi
Patlýcangiller familyasýndandýr. Anayurdu Amerika
kýtasý olan biberin tohumlarý 1493'te Ýspanya'ya getirilmiþ ve oradan tüm
dünyaya yayýlarak 700 kadar türü üretilmiþtir. Ülkemizde de dolmalýk, sivri,
çarliston, süs ve domates biberi gibi türleri yetiþtirilmektedir. Biber genelde
30-100 cm. kadar boylanabilen, tatlý ya da acý meyve veren bir ya da bazen
ikiyýllýk otsu bitkidir. Ancak bazý yerlerde çalýmsý ve hatta tropik bölgelerde
aðaççýk haline gelen biberlere rastlanýr. Biberin oval biçimli, rengi açýk
yeþilden koyu yeþile ve hatta mora kadar deðiþen yapraklarý, yaprak
koltuklarýnda yaz aylarýnda açan beyaz renkli küçük çiçekleri olur. Bitkinin
meyvesi renk, biçim ve tat bakýmýndan büyük çeþitlilik gösterir. Olgunlaþan
meyve sararýr ve daha sonra kýrmýzý renge döner. Meyvenin etli kabuðu
tohumlarýný taþýyan eksen bölgesinden bir boþlukla ayrýlýr. Biberin kirli beyaz
renkli tohumlarý disk biçimindedir. Bol güneþli, iklimi ýlýman olan yerleri ve
bitek topraðý seven biber türleri, tohumuyla çoðalýr.
Bütün türlerinin meyvesi C vitamini bakýmýndan zengin olan biber, bazý
alkaloitleri de içerir. Acý biber türlerindeki bu alkaloit kapsaisin adlý maddedir.
Biberler genellikle sebze olarak tüketilir. Salatalara ve kimi yemeklere katýlýr.
Turþusu yapýlýr. Baharat olarak kullanýlýr. Domates biberinin salçasý yapýlýr.
Biber, ülkemiz mutfaðýnýn vazgeçilmez besin türlerinden biridir.
Tibbi Etkileri
ve Kullanýmý
Biber türlerinin saðlýða yararlý etkileri ve bunlardan yararlanma yöntemleri
þöyle sýralanabilir:
" Romatizma ve eklem aðrýlarýna karþý iyileþtirici olarak kullanýlýr.
Bu etkinin saðlanabilmesi için biberin meyvesi ezilerek yara lapasý yapýlýr ve
dýþtan uygulanýr.
" Biber mideyi uyarýr, sindirim salgýlarýný artýrýr, iþtahý açar ve sindirimi
kolaylaþtýrýr.
" Ýdrarý artýrýr.
" Uyarýcýdýr.
Bütün bunlar için taze, kurutulmuþ ya da turþusu yapýlmýþ biberler bolca yenir.
" Soðuk algýnlýðýnýn ilk belirtisi görüldüðünde biber alýnýrsa iyileþtirici olur.
Bu etkisinden yararlanýlmak üzere iyice kýyýlmýþ 2,5 tatlý kaþýðý taze biberin
üzerine l bardak kaynar su ya da süt dökülüp 10-15 dakika süreyle
demlendirilerek bir infüzyon hazýrlanýr. Bu infüzyon sýcakken içilir.
UYARI
" Aþýrý miktarda tüketilen acý biber, mide ve baðýrsaklarýn tahriþine yol açabilir
ve hatta böbreklerle karaciðerin rahatsýzlanmasýna neden olabilir.
BÖÐÜRTLEN
Orjinal Adý Rubus fruticosus
Diðer Adlarý Dikençilegi, Dikendudu, Dikendutu
Bilgi
Gülgiller familyasýndandýr. Anayurdu Kuzey
Yarýküre'nin ýlýman iklim bölgeleri olan Rubus cinsi 400 kadar çokyýllýk çalý
türünün ortak adý böðürtlendir. Bunun 17 türüne ülkemizdeki orman ve
fundalýklarda; yol, bahçe ve hendek kenarlarýnda sýkça rastlanýr. Böðürtlen
türleri 1-3 m. boylanabilirken, kimi türleri sarmaþýk þeklinde, kimileri de yerde
sürünerek geliþir. Bu türlerden konumuzla en çok ilgili olaný Adi böðürtlen (R.
fruticosus) türüdür. Kýsaca böðürtlen diye anacaðýmýz bu bitki 3 m.
boylanabilir.Ýkiyillýk dikenli gövdeleri, kenarlarý diþli 3-5 yaprakçýktan oluþan
ve kýþýn dökülmeyen yapraklarý, yaz aylarýnda tek tek ya da salkým halinde
açan pembe veya beyaz çiçekleri vardýr. Yaz sonu ya da sonbahar basýnda bu
çiçekler kýrmýzýmsý kara renkli, üzeri çok ince tüylü, duta benzeyen meyvelere
dönüþür. Yer ve toprak konusunda hiç seçici olmayan böðürtlen, seyrek olarak
döktüðü tohumlarýyla; daha çok yere deðen dallarýnýn köklenmesiyle veya
köklerinin yeniden filizlenmesiyle çoðalýr. Çok dikenli de olduðu için, doðal
çit olarak pek yeðlenen bir bitki türüdür.
Böðürtlenin meyvelerinde sabit ve uçucu yað, meyve þekeri, organik asitler,
sitrik asit, C vitamini, pektin ve demir; yapraklarýnda tanen ve organik asitler
bulunur. Böðürtlen meyve olarak çiðken yenildiði gibi reçel, þurup, þekerleme,
pasta, likör ve sirke yapýmýnda kullanýlýr.
Tibbi Etkileri
ve Kullanýmý
Böðürtlenin týbbi etkileri ve bunlardan yararlanma yöntemleri þöyle
sýralanabilir:
" Bedeni güçlendirici toniktir.
" Doku ve damar büzücü etkisi vardýr. Diyareyi keser, peklik verir.
" Ýdrar söktürücüdür.
" Kadýnlarda, aybaþý dönemlerinde aþýrý kan geliþini önler.
" Gebe kadýnlarda sýrt kaslarýný güçlendirir.
Bu etkileri saðlamak üzere, taze ya da gölge yerde özenle kurutulmuþ
yapraklarý, bitkinin meyveleriyle karýþtýrýlarak kullanýlýr. Bu karýþýmdan 3 tatlý
kaþýðý alýnýp üzerine 1 bardak kaynar su dökülerek ve 20 dakika
demlendirilerek bir infüzyon hazýrlanýr. Bu infüzyondan günde üç kez birer
bardak içilir.
" Böðürtlen aðýz yaralarý, diþeti kanamalarý, bademcik ve boðaz enfeksiyonuna
iyi gelir. Bunun için yukarýda anlatýldýðý biçimde hazýrlanan infüzyonla günde
üç-dört kez derin gargara yapýlýr.
" Ciltteki aðrý ve yangýlarý hafifletir.
" Yara iyileþtiricidir.
" Hafif yanýklara iyi gelir.
" Hemoroit tedavisinde etkili olur.
Bu etkileri saðlamak üzere, körpe yapraklarýyla yara lapasý hazýrlanýr ve
þikayet edilen yerlere dýþtan uygulanýr.
" Böðürtlen cildi gerer ve canlandýrýr.
Bu etkiyi saðlamak üzere, banyo küvetine akan sýcak suyun altýna bir bez torba
asýlýp içi bitkinin körpe yaprak ve genç sürgünleriyle doldurulur. Sonra sýcak
su açýlýp küvet bu suyla doldurularak banyo yapýlýr.
Yararlý Bitkiler [Tüm Liste]
CEVÝZLER
Orjinal Adý Juglans türleri
Diðer Adlarý Koþ, Koz
Bilgi
Cevizgiller familyasýnda yer alan Juglans cinsi,
kýþýn yapraklarýný döken 20 kadar aðaç türünün ortak adý cevizdir. Bu türlerden
ülkemizin hemen hemen her yerinde yetiþtirilen ve konumuzu en çok
ilgilendiren Adi cevizin (J. regia) anavatanýnýn Ýran olduðu sanýlmaktadýr. Bu
tür, 20 m. kadar boylanabilen, 150-200 yýl yaþayabilen; yuvarlak tepesi, sýk dal
ve yapraklarýyla topraðý örten, altýnda diðer bitkilerin geliþmesini engelleyen
ve hatta insan saðlýðý için zararlý sayýlabilecek kadar koyu gölge veren bir
aðaçtýr. Gövde kabuðu baþlangýçta gümüþi renkte iken, aðaç yaþlandýkça rengi
koyulaþýr ve çatlar. Yapraklarý oval biçimli 5-7 uzun yaprakçýktan oluþur.
Yeþil renkli erkek ve diþi çiçekleri ayný aðaç üzerinde bulunur ve genellikle
mayýs ayýnda açarlar. Aðacýn ekim ayýnda olgunlaþan meyvesine ceviz,
meyvenin yeþil renkli kabuðuna gövek ya da tetir denir. Ceviz aðacý,
tohumuyla çoðalýr. Ceviz aðacýnýn yapraklarý tanen, uçucu yað ve acý
boyarmadde olan juglon'u içerir. Güçlü ve deðerli bir besin maddesi olan
meyvesi (ya da tohumu) ise doymamýþ yaðlar yönünden zengindir. Ayrýca
yüksek oranda protein ile potasyum, fosfor, magnezyum, demir ve kalsiyum
gibi elementleri ve özellikle C ile B vitaminlerini içerir. Bu meyve taze ya da
kuru olarak yenir. Kurutulmuþ cevizin içi tatlý ve pasta yapýmýnda kullanýlýr.
Bazý yerlerde sucuk ve pestilleri yapýlýp tüketilir. Ceviz aðacýnýn sert kerestesi
mobilyacýlýk ve kaplamacýlýkta pek makbuldür. Gövekleri, doðal
boyamacýlýkta pamuk, ipek ya da yün ipliklerini kahverengiye boyamakta
kullanýlýr.
Tibbi Etkileri
ve Kullanýmý
Cevizin taze ve kurutulmuþ yapraðý, göveði, meyvesinin ve meyvesinden
çýkarýlan yaðýnýn (ceviz yaðý) týbbi etkileri ve bunlardan yararlanma þöylece
sýralanabilir:
" Peklik vericidir.
" Ýþtah açýcýdýr.
" Bedeni güçlendirici bir toniktir.
" Kan þekerini düþürür.
" Kaný temizler.
" Kemiklerin zafiyetine karþý etkili olur.
Bu etkileri saðlamak üzere, ceviz aðacý yapraklý iken taze yapraklarý
ilkbaharda (ya da yazýn) toplanýp gölge yerde özenle kurutulur. Iþýk
almamasýna ve kararmamasýna dikkat edilen kuru yapraklarýyla % 2'lik bir
infüzyon yapýlýr. Yani l litre (yaklaþýk dört bardak) kaynar su, 20 gr. yapraðýn
üzerine dökülür. 10-15 dakika süreyle demlendirilerek infüzyon hazýrlanýr. Bu
infüzyondan günde iki-üç bardak içilir. Yapraðý yerine sonbaharda ceviz
meyvesinin yeþil kabuðu olan gövek de kullanýlabilir.
" Deri hastalýklarýnda ceviz antiseptik olarak kullanýlýr.
Bunun için ayný infüzyon, þikayetli yerlere dýþtan uygulanýr.
" Þeker hastalarýna bedenleri güçlensin diye günde 3 adet ceviz yemeleri
öðütlenir.
" Ceviz yaðý müshil ve safra artýrýcý etkiler taþýr. Bunun için, bu yaða biraz su
katýlarak içilmesi gerekir.
UYARI
" Ceviz pek besleyici bir meyve olduðundan aþýrý miktarda yenmemelidir.
CÝVANPERÇEMÝ
Orjinal Adý Achillea millefolium
Diðer Adlarý Binbiryaprakotu
Bilgi
Bileþikgiller familyasýndandýr. Kuzey Yarýküre'nin
ýlýman iklim kuþaðýnda yaygýn olan civanperçemi, ülkemizde özellikle Kuzey
ve Doðu Anadolu'daki kýrlarda ve yol kenarlarýnda görülür. 100 cm. kadar
boylanabilen, dayanýklý çokyýllýk otsu bitkidir, içi boþ olan ve dallara ayrýlan
gövdesi, yaz boyunca açan kirli beyaz, sarý ve kimi zaman da pembe renkli
küçük çiçeklerinden oluþan çiçek salkýmlarý vardýr. Bitki, döktüðü minik
tohumlarýyla çoðalýr.
Tüm civanperçemi bitkisi, insan bedenine yararlý olan uçucu yað, tanen ile acý
organik asitler ve yapýþkan bitki sývýlarýný içerir, ince ince kýyýlan yapraklan
salatalara katýlarak yenir. Böylece bedene tonik etkisi saðlar.
Tibbi Etkileri
ve Kullanýmý
Civanperçeminin týbbi etkileri ve bunlardan yararlanma yöntemleri þöylece
özetlenebilir:
" En etkili terletici þifalý otlardan biridir.
" Soðuk algýnlýðýnýn iyileþtirilmesinde kullanýlýr.
" Kýlcal damarlarýn geniþlemesiyle oluþan yüksek tansiyonu düþürür.
" Sindirimi kolaylaþtýrýr.
" Sistit enfeksiyonlarýnda antiseptik etkisi yapar.
Bütün bu etkileri saðlamak için bitkinin gövde, yaprak ve çiçekleri yaz
boyunca toplanarak gölge ve havadar bir yerde kurutulur, l bardak kaynar suya
1-2 tatlý kaþýðý kurutulmuþ, olan karýþýmý konulup 10-15 dakika süreyle
demlendirilerek hazýrlanan infüzyon günde iki-üç kez birer bardak ve sýcak
olarak içilir.
" Civanperçemi, aknelerin iyileþtirilmesine yardýmcý olur.
Bunun için yukarýda anlatýlan infüzyon yüze uygulanýr.
" Ayrýca iyi bir yara iyileþtiricidir.
Bunun için bitkinin yapraklarý körpeyken ezilip yara lapasý hazýrlanýr. Bir
tülbentin içine konulan lapayla, yaralarýn üzerine kompres yapýlýr.
" Hemoroitte de iyileþtirici ve rahatlatýcýdýr.
Bunun için civanperçeminin yukarýda anlatýlan yara lapasý, basur memelerinin
üzerine elle uygulanýr.
ÇAY
Orjinal Adý Camellia sinensis (ya da Thea sinensis)
Bilgi
Çaygiller familyasýnýn örnek bitkisidir. Anayurdu
Çin ve Güneydoðu Asya olan çay, günümüzde tropikal ve astropikal iklimi
olan birçok yerde, deðiþik kültür formlarýyla yetiþtirilmektedir. Ülkemizde de
Doðu Karadeniz bölgesinde, Rize ve çevresinde çay üretimi baþarýyla
sürdürülmektedir. Çay, baþlýca üç ana doðal türü ve bu türlerden elde edilmiþ
pek çok melezi olan, bazý türlerinde boyu 20 m'yi bulan ama sürekli budanarak
boyu kýsaltýlan, böylece ortalama boyu 1,5-3 m. olabilen çokyýllýk aðaççýktýr.
Kýsa saplý, almaþýk dizili, derimsi yapýlý, uzunca ve sivri uçlu, kenarlarý diþli
yapraklarý vardýr. Çiçekleri beyaz; bazý türlerde hafif sarý ya da pembemsi
renkli ve hafif kokuludur. Bitkinin tohumlarýný taþýyan meyvesi odunsu yapýlý,
üç gözlü ve kapsül biçimlidir. Çay bitkisi yýlda ortalama 1.500 mm.'lik düzenli
yaðýþ alan iklime gereksinir. Doðrudan güneþ gören asitli, derin, süzek ve
özellikle kireçsiz topraklan sever. Tohumuyla ya da gövde çelikleriyle
çoðaltýlýr.
Dünyada en çok tüketilen içitlerden biri olan çay, bitkinin yapraklarýnýn elle
toplanýldýktan sonra çeþitli iþlemler sonucu mayalanmadan kavrulmasý,
soldurulmasý, kývrýlmasý ve kurutulmasý sonucu elde edilen ürünün
demlendirilmesiyle hazýrlanýr. Kara ve yeþil çay adlarý verilen, iki önemli türü
vardýr. Kara çay daha çok sevilerek tüketilir. Çay yapraklarýnda kafein, tein,
teofillin, teobromin alkolitleri, tanen, uçucu yað ve az da olsa B vitamini
bulunur, insanda tutkunluk derecesinde çay içme isteði yaratan, çayýn içerdiði
kafein ve tein adlý maddelerdir.
Tibbi Etkileri
ve Kullanýmý
Önce çayýn týbbi etkileri ve sonra bu etkileri bedene yararlý hale getirilen çay
içitinin hazýrlanmasý þöyle özetlenebilir:
" Aþýrý içilmemek koþuluyla bedeni ve sinirleri uyarmada olumlu etkileri
vardýr.
" Midevidir: Sindirimi kolaylaþtýrýr.
" Peklik vericidir, özellikle yeþil çay diyareye karþý kullanýlabilir.
" Terleticidir. Þekersiz içtiðimizde sýcak havalara dayanmamýzý saðlar.
Bu etkileri saðlayabilmek ve sözgeliþi 6 büyük fincan tüketebilmek üzere çay
þöyle hazýrlanýr: Piyasada satýlan çaylardan alýnýr. 1-1,5 litre kadar su
kaynatýlýr. Demliðe konan 3-4 tatlý kaþýðý çay üzerine bir miktar kaynar su
dökülür. Geri kalan suyun çaydanlýkta ve kýsýk ateþin üzerinde kaynatýlmasýna
devam edilirken demlik de çaydanlýðýn üzerinde durur, iþlem 20 dakika
sürdürülürken demlikteki çay demlenmiþ olur. Böylece demlenen çaydan
fincanlara uygun miktarda konur ve üzeri çaydanlýktaki sýcak suyla
tamamlanýr. Bu þekilde hazýrlanmýþ olan çay, kiþinin seçimine baðlý miktarda
içilir.
" Ayrýca çayýn doku büzücü ve mikrop kýrýcý etkileri de vardýr. Bu
özelliklerinden mikrop kapmýþ ya da kanlanmýþ gözlerin çay banyosuyla
iyileþtirilmesinde yararlanýlýr.
Yukardaki tarife göre demlenip hazýrlanmýþ çaydan bir fincan alýnýp ýlýtýlýr. Ve
þikayet konusu göze bu çayla kompres yapýlýr. Bu yöntem geleneksel ve ilkel
gibi görünse de, gözlerin iyileþtirilmesinde etkili olur.
UYARI
" Çayýn aþýrý miktarda tüketilmesi uykusuzluk ve kalp çarpýntýsýna neden
olabileceði gibi, baþka sakýncalar da doðurur, özellikle yüksek tansiyonu; kalp
ve sinir rahatsýzlýklarý bulunanlar, böbreklerinde kum ya da taþ,
baðýrsaklarýnda peklik illeti çekenler, olabildiðince çaydan uzak durmalýdýr.
ÇÝN ANASONU
Orjinal Adý Ilicium verum
Diðer Adlarý Hint anasonu, Yýldýz anasonu
Bilgi
Manolyagiller familyasýndandýr. Anayurdu
Güneydoðu Asya olup günümüzde en çok Çin ve Vietnam'da yetiþtirilen, kýþýn
yapraklarýný dökmeyen duyarlý bir aðaç veya aðaççýk ile bunlarýn yýldýz
biçimindeki meyvelerine Çin anasonu adý verilmektedir. Çin anasonu aðacý
4,5-9 m. boylanabilir. Güzel kokulu gövde kabuklarý beyaz renkli ve cam gibi
parlaktýr. Yapraklarý elips biçiminde ve koyu yeþil renklidir. Çok sayýda
taçyapraðýndan oluþan, yazýn açan ve anason kokan çiçekleri sarý, beyaz ya da
ender olarak mor renklidir. Bu çiçekler daha sonra yýldýz biçimli,
gri-kahverengi ve 6-9 parçalý meyvelere dönüþür. Yýldýzýn her parçasýnda bir
tohum yer alýr. Güneþli, soðuktan ve rüzgardan korunmalý yerleri, suyu iyi
akýntýlý topraklarý seven Çin anasonu aðacý, tohumuyla ya da gövde çelikleriyle
çoðaltýlýr.
Çin anasonunun meyveleri, içinde % 4-5 oranýnda anetol bulunan uçucu yað
yönünden zengindir. Bu nedenle aynen ama akrabasý olmayan anason gibi
kokar. Avrupa'da pastacýlýk ve ilaç yapýmýnda anason yerine Çin anasonunun
meyvesinden elde edilen esans kullanýlýr.
Tibbi Etkileri
ve Kullanýmý
Saðlýða yararlý nitelikleri de anasonunkilere oldukça benzeyen Çin anasonu
meyvelerinin týbbi etkileri ve bunlardan yararlanma yöntemleri þöylece
özetlenebilir:
" Sindirim sistemi üzerinde etkili olur: iþtahý açar, sindirimi kolaylaþtýrýr. Mide
ve baðýrsaklardaki gazý söktürür.
" Terletici ve antibakteriyolojik etkileri vardýr.
" Öksürük, solunum yollarý enfeksiyonlarý ve bronþitte iyileþtirici ve
rahatlatýcýdýr. Diðer öksürük ilaçlarýyla birlikte kullanýlýrsa onlarýn etkilerini
artýrýr.
" Romatizma aðrýlarýný azaltýr.
Bütün bu etkileri saðlamak üzere, Çin anasonunun olgun ve kuru
tohumlarýndan 1-2 tatlý kaþýðý alýnýr. Bunlar hafifçe ezilip üzerlerine 1 bardak
kaynar su dökülür. Kabýn üzeri sýkýca kapatýlarak tohumlar 5-10 dakika süreyle
demlendirilir. Böylece elde edilen infüzyondan günde üç kez birer bardak
içilir. Þikayetler sindirim sistemiyle ilgiliyse infüzyon yemeklerden 15-20
dakika önce alýnýr. Romatizma ile ilgili durumlarda, infüzyon dýþtan elle sýkýca
ovuþturularak uygulanýr.
ÇUHAÇÝÇEÐÝ
Orjinal Adý Primula verisi (ya da Primula officinalis)
Diðer Adlarý Çobançiçeði
Bilgi
Çuhaçiçeðigiller familyasýnýn örnek bitkisidir.
Kuzey Yarýküre'de yaygýn olan çuhaçiçeði, ülkemizde genellikle Doðu
Anadolu'nun daðlýk kesimlerindeki nemli orman ve çayýrlarda yetiþir. 15-25
cm. kadar boylanabilen, dayanýklý çokyýllýk otsu bitkidir. Kýsa bir rizomu
(kökgövdesi) vardýr. Mavimsi-yeþil ve üzeri kýrýþýk görünüþlü yapraklarýnýn
hepsi, doðrudan doðruya bitkinin rizom kökünden sürerek bir rozet oluþturur.
Yuvarlak kesitli ve içi dolu olan çiçek saplarý, 30 kadar çiçeði taþýyacak kadar
dayanýklýdýr. Gevþek ya da sýký salkýmlar oluþturarak ilkbaharda açan çiçekleri,
altýn renkli taçyapraklarýyla gösteriþlidir. Bitkinin koyu kahverengi minik
tohumlarýný taþýyan meyvesi yumurta biçimli bir kapsül halindedir. Güneþli ya
da yarý gölge yerleri; kireçli ve nemli topraklan seven çuhaçiçeði, tohumlarýyla
ya da büyük bitkilerin rizomlarýnýn bölünüp ayrý yere dikilmesiyle çoðaltýlýr.
Çuhaçiçeði % 10'a kadar varan oranda saponin ile ayrýca glikozitler, uçucu yað
ve flavonitleri içerir. Bazý yerlerde çiçekleri reçel ve þarap yapýmýnda
kullanýlýr. Yapraklan salatalara katýlarak ya da et yemeklerinde dolma içi
olarak tüketilir. Çuhaçiçeðinin yapraklarýný ipekböcekleri pek sever,
çiçeklerinin nektarýný ise bal arýlarý yeðlerler.
Tibbi Etkileri
ve Kullanýmý
Çuhaçiçeði bitkisinin týbbi etkileri ve bunlardan yararlanma yöntemlerini;
bitkinin çiçekleri, kökü ve yapraklarý diye üçe ayýrarak þöylece özetleyebiliriz:
" Çuhaçiçeðinin çiçekleri; özellikle stresle ilgili gerginliklerde spazm çözücü,
yatýþtýrýcý ve rahatlatýcýdýr.
" Sinirsel kökenli baþ aðrýlarýný iyileþtirir. Yarým baþ aðrýsýna (migren) karþý da
etkili olur.
" Uykusuzluða karþý devadýr.
Bu etkileri saðlamak üzere bitkinin çiçekleri ilkbaharda toplanýr. Yeþil renkli
çiçek zarfý çýkarýlýp atýlýr. Çiçekler gölgede kurutulur. Kurumuþ çiçeklerden
1-2 tatlý kaþýðý alýnýp üzerine 1 bardak kaynar su dökülerek ve 15-20 dakika
demlendirilerek bir infüzyon hazýrlanýr. Bu infüzyondan günde iki-üç kez birer
bardak içilir.
" Çuhaçiçeðinin kökü; göðsü yumuþatýr. Balgam söktürücüdür.
" Terleticidir. Bronþit, soðuk algýnlýðý, üþümeyle ilgili ürperme ve öksürüðe
karþý iyileþtiricidir.
" Ýdrar söktürücü, müshil ve gaz söktürücüdür.
" Stresle ilgili gerginliklerde spazm çözücü ve yatýþtýrýcýdýr. Bedeni
sakinleþtirip gevþetir. Uykusuzluða karþý iyi gelir.
Bu etkileri saðlamak için bitkinin rizomu sonbaharda topraðý kazýlýp sökülür
ve özenle kurutulur. Parçalanan kökten 1 tatlý kasýðý alýnýp 1 bardak suda
kaynatýlýr. Sonra ateþ kýsýlarak 5 dakika daha ýsýtma sürdürülüp bir dekoksiyon
hazýrlanýr. Bu dekoksiyondan günde üç kez birer bardak içilir.
" Çuhaçiçeðinin taze yapraklarý; çýban tedavisinde etkilidir.
Yapraklar çýbana sarýlýr. Sýk sýk deðiþtirilerek çýbanlarýn iyileþmesi saðlanýr.
DEREOTU
Orjinal Adý Anethum graveolens
Diðer Adlarý Durakotu, Tarhanaotu, Tereotu
Bilgi
Maydanozgiller familyasýndandýr. Akdeniz havzasý
kökenli, bir ya da ikiyýlIýk dayanýklý otsu bitki olup ükemizde yaygýn olarak
yetiþir. 60 cm. kadar boylanabilir. Gövdesi yeþil ya da mavi-yeþil renkli,
yuvarlak kesitli, içi boþ ve bir ana gövdeden dallara ayrýlan yapýdadýr. Hoþ
kokulu, iplik gibi ince yapýlý ve tüylü olan yeþil ya da mavi-yeþil yapraklarý;
yaz ortalarýnda 20 cm. kadar geniþlikte þemsiyeye benzer salkýmlar oluþturarak
açan sarýmsý renkli, hoþ kokulu minik çiçekleri vardýr. Oval biçimli, yassý ve
esmer kahverengi küçük tohumlarý (meyvesi) da hoþ kokulu olur. Bitki,
tohumlarýyla çoðalýr.
Dereotunun týbbi bakýmýndan en önemli bölümü olan tohumlarý, bileþiminde
karvon: limonen adlý maddeler bulunan % 4 oranýndaki uçucu yað ile ayrýca
pektin, reçine ve bazý mineralleri içerir. Bu tohumlar aynen ya da ezilip
baharat olarak bazý yemek ve besinlere katýlýr. Bitkinin yapraklarý, çeþni
vermesi için, yemek ve salatalara konur.
Tibbi Etkileri
ve Kullanýmý
Besin ve ilaç olarak bedene yararlý nitelikleri ta Eski Mýsýrlýlar zamanýndan
beri bilinen dereotunun týbbi etkileri ve bunlardan yararlanma yöntemleri
þöylece sýralanabilir:
" Sinirleri yatýþtýrýr ve bedeni rahatlatýr.
" Mide ve baðýrsak gazlarýný söktürür. Özellikle küçük çocuklarda gaz
söktürücü etkisi önemlidir.
" Sindirimi kolaylaþtýrýr. Karýn aðrýlarýna iyi gelir.
" Mineral yönünden zengin olduðu için tuzsuz rejimlerde yer alýr.
" Hýçkýrýðý kesici etkisi vardýr.
" Süt bezlerini uyardýðýndan emzikli annelerde süt geliþini artýrýr.
" Kusma refleksini bastýrýr.
Bütün bu etkilerini saðlamak üzere, tohumlarý iyice olgunlaþmadan önce bitki
kesilip çok sýký olmayan demetler halinde baðlanarak kurutulur. Tohumlarý
iyice olgunlaþýp renkleri esmer kahverengine dönüþünce yere temiz bez ya da
kâðýt serilip üzerinde demetler dövülerek tohumlarýný dökmesi saðlanýr. Bu
tohumlardan 1-2 tatlý kaþýðý alýnarak hafifçe ezilip üzerine 1 bardak kaynar su
dökülür ve 10-15 dakika süreyle demlendirilir. Yemeklerden önce bu
infüzyondan birer bardak içilir.
" Dereotu nefesin kötü kokusunu temizler. Bunun için tohumlan aðýzda
çiðnenir.
EBEGÜMECÝ
Orjinal Adý Malva sylvestris
Diðer Adlarý Ebe gümeci, Ebegömeci, Kazankarasý
Bilgi
Ebegümecigiller familyasýnda yer alan ayný cinsten
1500 kadar tür bitkinin genel adý ebegümecidir. Dünyanýn hemen hemen her
yerinde yaygýn olan ebegümeci türleri, tüm iklim koþullarýna ve her topraða
uyum göstermiþ, iki ya da çokyýllýk otsu bitkilerdir. Ülkemizde 8 ebegümeci
türü yetiþmektedir. Bunlardan en önemlisi, Büyük ebegümeci (M. sylvestris)
türüdür. 20-30 cm. arasýnda boylanabilen bu türün yapraklarý yuvarlaðýmsý
biçimli, kenarlarý diþli, uzun saplý, tüylü, almaþýk dizili, 3-7 parçalý ve palmiye
gibi damarlýdýr. Yaz boyu ve sonbahar baþlarýnda açan pembe renkli, eflatuni
çizgili çiçekleri, yapraklarýn koltuklarýndan çýkar. Meyveleri 10 parçaya
bölünen, olgunlaþtýðýnda açýlmayan kuru tohumlar halindedir. Bitki, döktüðü
tohumlarýyla çoðalýr.
Ebegümecinin yapraklan büyük oranda yapýþkan bitki sývýsý; ayrýca glikoz,
pektin, yað esanslarý ile az miktarda tanen içerir. Yaprak ve saplarý hafif
kokulu ve yavan lezzetlidir. Bazý yerlerde sebze olarak yenilir.
Tibbi Etkileri
ve Kullanýmý
Týbbi yararlarý hatmi ya da gülhatmininkine çok benzeyen ebegümecinin, bu
etkileri ve onlardan yararlanma yöntemleri þöylece sýralanabilir:
" Gastrit ve mide ülserlerinde iyileþtiricidir.
" Üst solunum yollan nezlesi ile bronþitte göðsü yumuþatýcý; balgam söktürücü
ve öksürüðü kesicidir.
Bu gibi durumlarda kullanýlmak üzere, yaz boyunca ve sonbahar baþlarýnda,
bitki çiçekli olduðu sürece, yaprak ve çiçekleri toplanýp gölge ve havadar yerde
kurutulur. 2 tatlý kaþýðý kurumuþ yaprak ve çiçek karýþýmý üzerine 1 bardak
kaynar su dökülerek 10-15 dakika demlendirilip infüzyon hazýrlanýr. Bu
infüzyondan günde üç kez birer bardak içilir.
" Ebegümeci ayrýca ciltteki çýban, yara ve küçük yanýklarda iyileþtirici etki
yapar.
Bunun için, bitkinin taze yaprak ve çiçekler ezilerek hazýrlanan yara lapasý, bir
tülbentin içine konularak, þikâyet edilen yere kompre þeklinde uygulanýr.
ERKEÇSAKALI
Orjinal Adý Flipendula ulmaria (ya da Spirea ulmaria)
Diðer Adlarý Çayýrmelikesi, Keçisakalý
Bilgi
Gülgiller familyasýndandýr. Anayurdu
bilinmemekte, ülkemizde Karadeniz ve Doðu Anadolu bölgelerinde
rastlanmaktadýr. 60-120 cm. boylanabilen, çokyýllýk otsu bitki ya da aðaççýktýr.
Pembe kýrmýzý renkli ve hoþ kokulu uzun kökü, toprakta derine inerken dallara
bölünür, içi boþ olan gövdesi boydan boya çizgili, kýrmýzý-yeþil renkli ve
dallara ayrýlan yapýdadýr. Keklik üzümünün yapraklarý gibi hoþ koku yayan iri
parçalý ve derin damarlarýyla kýrýþýk gibi görünen koyu yeþil yapraklarýnýn altý
gri-yeþil renkli olur.
Yaz boyunca salkýmlar oluþturarak açan tatlý badem kokulu minik çiçekleri
krem rengi, kimi zaman da pembe ya da canlý kýrmýzý renktedir. Güneþli ya da
kýsmen gölgelik yerleri seven erkeçsakalý bitkisi nemli ve alkalik topraklara
gereksinim duyar. Bitki, tohumlarýyla çoðalýr, ama istenirse, sonbaharda
bölünerek de üretilebilir.
Erkeçsakalý bitkisinin topraküstü bölümlerinde salisilik asit, tanen, sitrik asit
ile spiraein ve gaulterin adý verilen maddeleri içeren uçucu yað bulunur.
Bitkinin yapraklan bazý yerlerde içkilere, reçel ve jölelere badem kokusu
vermesi için katýlýr.
Tibbi Etkileri
ve Kullanýmý
Bitkinin týbbi etkileri ve bunlardan yararlanma yöntemleri þöyle sýralanabilir:
" Doku ve damar büzücü etkilerinden ötürü çocuklarda diyareyi kesmekte
yararlý olur.
" Aspirindekine benzeyen maddeleri içerdiði için beden ateþini düþürür ve
yangýlarý hafifletir. Bu nedenle, kas ve eklemlerdeki aðrý ile yangýlarý geçirmek
üzere kullanýlýr.
" Mideyi güçlendirir. Sindirim iþlemini kolaylaþtýran, bedene yararlý bitkilerin
baþýnda gelir. Kusma hissini de bastýrýr.
 
Moderatöre raporla   baðlandý baðlandý  
 
Son Düzenleme: 26/09/2008 10:52 By hamsiliekmek.
  Herkesin yazý yazmasý yönetici tarafýndan engellenmiþtir.
Yukarý git Cevapla
Sistem: FireBoardGönderileri Masaüstünüze Alýn